
İnsan, tanrıya ağlayan en solmuş yaprak!
Bana, ölümün elini anımsatır
Rüzgârın penceremin camına
Koşturduğu her yaprak…
Sana yetiştiremeden soluğumu,
Duyuramadan kulaklarına
Kuyularda derin boğulduğumu,
Kırık bir dal düşeceğimden korkarım
Dönüşsüzlüklerin son durağına, öyle!
Sonra, gelir de başa korktuklarım
Başka ölürüm, hiçbir öncelerde
Örneğine rastlanılmadık kadar…
Bilmem ki işte o vakit
Ağlar mı öpüşlerimin eskil izi
Titrek, solmuş, çöl dökülmüş dudaklarında.