''Ey şair öl, değerini bilelim'' ŞİİR DALI E-DERGİ
her kadın bir şaire danışıyor burukluğunu
yüzüme attıkları gerçeği unuttum
geçmiş buharlardan bir otel buldum kendime
uzun süre bu burukluklar üstünde çalıştım
bekleyişin bir yük olduğunu bilir rıhtımlar
uzakların yerini değiştiriyor bir adam
taşınıyor sessizce ırmağı olan burukluklar
ortaya biz giz atmış onu tartışıyor bahar
üşümenin insanca yanlarını keşfediyor
ben değişirken hep aynı yerde burkuluyorum
böğürtlenlerin utanışını izliyorum bir çığlıkta
ellerinse kalabalığa saplı
bu yüzden dokunmak istiyorum
güneş ne zamandır buruk yolcunun hafızasında
suyu dinlemek gölgeyi kurtarmaya yeter…
ışığa geçmişini hatırlatıyor gülüşün
incirin çıldırdığını duyuyorum içimde
susadıkça sağırlığını düşünüyorum suyun
rüzgâr kadar haklıyım, gitmek kadar acemi
sürekli avuçlarını dinliyorum bir burukluğun
seslenişin her koşulda berrak