sen döndüğün
de kesildi gün
şaşırmış
bayramların sessiz köşesi
güneşi
aldatan bahar dallarını kanatırken
gün kesildi
salıncakların
renkli ışıklarını
sakladım
penceremde ve
savrulan
saçlarını kardeşimin
ıslak
zeminlerde kaydırdım anıları
ağustos
böceklerinin terlettiği gecede
çadırlarını
sökmüş cambazlar anne
arka
tarafından dolandığımız çocukluğun
gökyüzü
bizimdi ya
uçurduk işte
bütün düşleri
yalnız
suretlerin katına
sesini kıstı
sokaklar,
çocuk
yüreğimi sakladığım
şişe ulaştı mı
çalınmış
düşlerin okyanusuna
geç kalmış
dönüşlerin öyküsü
akşam
haberlerine yetişiyor
yalan
yazıcıların ellerinde
susmak
duymamakla sorgulanıyor
kalbini
ellerinde saklıyor korkaklar anne
sevmenin
acımtırak tadında tutsaklık
kör ediyor
kendini
biz olmanın
sorusunu görmeyenlerde
(oysa
uğurladığımız kaptanların
hep
yanlarında kalan
ülkesiydi
deniz)
sen döndüğün
de gün kesildi
atardamarları
kurudu zamanın
tarihin
çıkrık seslerine yansıdı
yurdumun
ihanet defteri
şimdi betona
dökülmüş yıldızları
vuruyor
harfleri
kırık öyküler
kırmızı
etekleri uçuşan o kadının
gözlerinde
masallarını
kovdum ya anne
alacaklıyım
artık geceden